Yaşayan ilaçlar ve kişiye özel aşılar MIMIC 2025’te tanıtıldı

“`html

İstanbul’da Moleküler İmmünoloji ve İmmünogenetik Kongresi

Türk İmmünoloji Derneği ve Acıbadem Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği 6. Uluslararası Moleküler İmmünoloji ve İmmünogenetik Kongresi (Molecular Immunology and Immunogenetics Congress, MIMIC) çerçevesinde, bağışıklık sistemi üzerine çalışan tanınmış bilim insanları İstanbul’da bir araya geldi.

Amerika, Japonya gibi toplamda 8 farklı ülkeden katılan 320 bilim insanının yer aldığı bu kongrede, Karolinska Enstitüsü, MD Anderson Kanser Merkezi, BioNtech gibi önde gelen kurumların yanı sıra, birçok uluslararası üniversite ve araştırma enstitüsünden pek çok Türk ve yabancı akademisyen güncel bulgularını içeren oldukça dikkat çekici sunumlar yaptı.

Etkinlik, immünoloji alanındaki en son yenilikleri gündeme getirirken; temel bilimlerden klinik uygulamalara, kanser aşıları ve yeni nesil tedavilerden bağışıklık sistemi kaynaklı çeşitli hastalıklara kadar geniş bir konu havuzu sundu. MIMIC’te enfeksiyonlar, kanser ve farklı otoimmün hastalıkların immünolojik mecanismosu üzerine tartışmalar yürütülürken, bağışıklık sistemine biçimlenen yenilikçi tedavi yöntemlerinin giderek önem kazandığı ifade edildi. Biyolojik ilaçlardan hücresel tedavilere dek pek çok yeniliğin masaya yatırıldığı kongrede, ilaç ve tıbbi teknoloji firmaları dört ayrı uydu sempozyum düzenleyerek sektördeki gelişmeleri katılımcılarla paylaştı. Ayrıca, 29 Nisan Dünya İmmünoloji Günü kapsamında, ülkemizde önemli bir sağlık problemi olan “Primer İmmün Yetersizlikler” konusuna dikkat çekmek için bir balon uçurma etkinliği gerçekleştirildi. Uçurulan her balon, etkin tedavi imkanlarına erişen bir hastayı simgelerken, erken teşhisin önemine de vurgu yapıldı.

Kanserle Mücadelede Yeni Bir Umut: NK Hücreleri

Yürütülen araştırmalar, bağışıklık sisteminin doğal öldürücü hücreleri olarak bilinen NK (Natural Killer) hücrelerinin, kanser immünoterapisi alanında çığır açabilecek potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bu hücrelerin sadece kanserli hücreleri hedef alıp sağlıklı hücrelere zarar vermeden hastalıkla etkin bir biçimde savaşabildiği kanıtlandı. Kongre Başkanı Dr. Tolga Sütlü, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“CAR-T ve NK hücreleriyle gerçekleştirdiğimiz araştırmalarda, lösemi, lenfoma ve melanom gibi kanser türlerinde umut verici sonuçlarımızı paylaştık. Bağışıklık sistemini kanserle mücadelede daha etkin hale getirmek için çabalıyoruz. NK hücreleri, kanserli olarak değerlendirdikleri hücreleri yok etme yeteneğine sahipler, fakat sağlıklı hücrelere zarar vermiyorlar. Bu özellikleri, onları tedavi süreçlerinde daha güvenilir bir seçenek olarak öne çıkarıyor. Daha hızlı, etkin ve yan etkisi az tedavi yöntemleri üzerinde çalışıyoruz,” dedi. Dr. Sütlü, NK hücrelerinin birçok kaynak üzerinden elde edilebildiğini belirterek, “Bu hücreler, kandan ayrıştırılarak ya da kordon kanından kök hücre alınarak NK hücresine dönüştürülerek kullanılabiliyor,” diyerek yenilikçi yaklaşımlara dikkat çekti.

Kanser Aşıları ve Yeni Nesil İmmünoterapiler

Johannes Gutenberg Üniversitesi ve BioNTech’ten Dr. Mustafa Diken, mRNA teknolojisi kullanarak kanser aşıları geliştirdiklerini ve immünoterapilerde önemli buluşlar gerçekleştirdiklerini aktardı. Özellikle COVID-19 aşılarının öncüsü olan mRNA teknolojisinin, artık kanser ve otoimmün hastalıkların tedavisinde de büyük bir umut taşıdığını vurgulayan Dr. Diken, “Yaptığımız araştırmalar mRNA aşılarının akciğer, karaciğer ve lenflerdeki tümörleri küçülttüğünü gösterdi. Hatta metastatik kanser olgularında da aşının etkili olduğu gözlemlendi. Pankreas kanseri üzerinde sürdürdüğümüz çalışmalar, ameliyat sonrası aşı uygulandığında iyileşme oranlarının önemli ölçüde arttığını ortaya koydu. Kanser tedavisinde artık kişiye özel yöntemlerin ön planda olduğunu, hedefe yönelik ve akıllı tedaviler sayesinde çok daha etkili sonuçlar alındığını belirttik,” ifadelerini kullandı.

Aşı Karşıtlığı: Bilimsel Bir Dayanağı Yok

Kongrede, aşılamanın toplum sağlığı açısından önemi vurgulandı. Özellikle Türkiye ve diğer ülkelerde yanlış bilgilendirmeler nedeniyle aşı karşıtlığının, önlenebilir hastalıkların yeniden artış göstermesine yol açtığı kaydedildi. Avrupa İmmünoloji Dernekleri Federasyonu (EFIS) Başkanı Prof. Dr. Bojan Polic, aşı karşıtlığının bilimsel bir temele dayanmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Aşıların otizm veya kalp hastalıkları gibi ciddi sorunlara neden olduğunu gösteren hiçbir uluslararası bilimsel çalışma mevcut değil. Aşı karşıtlığı, halk sağlığını ve bireylerin yaşamını tehdit ediyor. Aşı yoluyla bir hastalığı önlemek, tedavi etmekten çok daha kolay ve maliyet açısından etkilidir.”

Prof. Dr. Polic, aşıların toplum sağlığına olan katkılarına da değinerek, “Aşılamalar sayesinde çiçek hastalığı tarihe karıştı. Kızamık, çocuk felci, verem gibi tehlikeli hastalıkların görülme oranları neredeyse sıfıra indi. Aşılar, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önleyerek salgın risklerini azaltıyor. Aşılar her zaman %100 koruma sağlamasa da hastalıkların daha hafif geçmesine yardımcı oluyor ve hayati riski önemli ölçüde azaltıyor,” dedi. Ayrıca, Prof. Polic, COVID-19 döneminde mRNA teknolojisinin hızlı bir şekilde geliştiğini ve sadece bulaşıcı hastalıklar değil, kanser ve otoimmün hastalıklar için de aşı çalışmalarının hız kazandığını söyledi.

Bağışıklık Sistemi ve Beyin Sağlığı Arasındaki Bağlantılar

Türk İmmünoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Arzu Aral, çevresel faktörlerin bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini inceleyerek, otoimmün hastalıklar ve ilgili yeni tedavi yöntemlerine dair bilimsel gelişmeleri değerlendirdi. Bağışıklık sistemi ile sinir sistemi arasındaki ilişkilere dikkat çeken Prof. Aral, translasyonel araştırmaların önemini vurguladı. “Son yıllarda Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklarla bağışıklık sistemi arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmalar hız kazanmıştır,” diye belirtti.

Prof. Aral, Alzheimer hastalığına yönelik geliştirilen bazı monoklonal antikor tedavilerinin çeşitli ülkelerde onay aldığını, ancak bu tedavilerin klinik faydalarının ve güvenliğinin henüz tartışma konusu olduğunu vurguladı. Ayrıca, CAR-NK gibi hücresel tedavilerin de nörolojik hastalıklarda kullanımına ilişkin erken aşama klinik çalışmaların devam ettiğini ifade etti. Elde edilen verilerin, yalnızca hastalığın seyrini anlamamızda değil, aynı zamanda yeni tedavi yöntemlerinin güvenliğini erken dönemde değerlendirmemize de imkan tanıdığını belirtti. “Bu durum, yakında bağışıklık sistemi temelli tedavilerin daha güvenli ve ulaşılabilir hale geleceği umudunu taşımaktadır,” dedi.

“`

Related Posts

Büyük kayıp! Renault’a Nissan şoku

Fransız otomobil üreticisi Renault, Nissan’daki hisselerini muhasebeleştirme şeklini değiştirerek 9,5 milyar euroluk nakit dışı zarar açıkladı. Şirketin bu karar, 2025 mali yılının ilk yarısındaki kazançlarını etkileyecek.

Dünya Para Atletizm Grand Prix yarışması Çekya’da düzenlenecek

3-5 Temmuz tarihlerinde Dünya Para Atletizm Grand Prix yarışmasının 9. ve son ayağı, Çekya’da gerçekleştirilecek.

Kredi kartı kullanan herkes bu tuzağa düşebilir: Bir tıklamaya suç zincirine dahil olabilirsiniz

Kredi kartının yaygın biçimde kullanıldığı bu dönemde, dolandırıcılar radarına borçlu vatandaşları aldı. Nakit kullanımının azaldığı, alım gücünün düştüğü günümüzde insanlar geçimlerini kredi kartıyla sağlamaya çalışırken, dolandırıcılar bu durumu fırsata çevirdi.

OpenAI’ın yapay zeka cihazı davalık oldu

Yapay zekâ devi OpenAI ile iPod ve iPhone gibi ürünlerin efsanevi tasarımcısı Jony Ive’ın donanım girişimi io, geliştirdikleri yeni cihaz nedeniyle bir ticari marka davasının tarafı oldu. Google destekli bir başka donanım girişimi olan iyO, OpenAI ve io’yu marka ihlaliyle suçlayarak mahkemeye başvurdu. Davaya dair sunulan belgeler, OpenAI’ın planladığı ilk donanım ürünüyle ilgili bugüne kadar gün yüzüne çıkmamış detayları ortaya koydu.

Sürücüleri şaşırtacak yeni detay; kazaları yarı yarıya azaltabilir

Sürücüleri şaşırtacak yeni detay; kazaları yarı yarıya azaltabilir

Japon devi müşterilerinin siparişlerini bir bir iptal etti: Kafa karıştıran bir hamle

Teknoloji dünyasında her yeni lansman heyecan yaratırken, bazıları ardından soru işaretleri de bırakıyor. Sony’nin yeni amiral gemisi Xperia 1 VII modeli, donanımı ve sunduğu kampanyalarla ilk başta alkış toplasa da, şimdi kullanıcılar arasında hayal kırıklığına yol açan bir gelişmeyle gündemde.